Vücut ısısını ayarlıyor, görmemizi, duymamızı, hissetmemizi, aşık
olmamızı bile o sağlıyor. Tüm bunlara vücutta bin 400 gram ağırlığındaki beyin neden
oluyor. Öyle karmaşık bir organ ki, beynin nasıl işlediğine de insan
aklı yetmiyor! Uzmanlar ’Beynin ne yaptığını biliyoruz ama ne yapacağını
bilmiyoruz’ diyor. İnsanın beyniyle ilgili çözdüklerini merak
ediyorsanız, işte birkaç başlık...
Vücudun her yaptığını, içeceğine kadar kontrol eden beyin kaç kilo?
Ünlü fizikçi Einstein’in beyni bin 230 gramdı halbuki yetişkin bir
erkeğin beyni ortalama bin 400 gram ağırlığında. Bin 400 gramı gözünüzde
canlandırmanız için beş elmanın ya da altı orta boy domatesin ortalama
ağırlığına denk diyebiliriz.
Beynin anatomik yapısı nasıl?
Beyin vücudumuzdaki oksijenin ve kanın yüzde 20’sini kullanıyor.
İçeriğindeki protein, yağ, 100 bin mil uzunluğunda damar, 100 milyar
sinir hücresiyle beynimiz ayakkabılarımızı en son nerede çıkardığımızı
bile bize hatırlatır.
Beynimizi nasıl genç tutarız?
ABD’deki Human Performance Laboratory at Presbyterian Hospital of
Dallas’ın yöneticisi Nöroloji Uzmanı Malcolm Stewart, 80 ila 100 yaş
arasında olan rahibeler üzerinde bir araştırma yapmış. Rahibeler
hayatları boyunca sigara içmemiş, alkol kullanmamış ve sağlıklı
beslenmiş. İlerleyen yaşlarına rağmen çalışmaya devam etmişler ve dua
ederek, örgü örerek, müzik dinleyerek, yürüyerek, bahçede çalışarak
zihinlerini meşgul etmişler. Bu rahibeler öldükten sonra otopsileri
yapılsın diye beyinlerinin incelenmesine izin vermiş.
Rahibelerin ileri yaşlarda bile Alzheimer hastalığıyla hiç
karşılaşmadıklarını belirten Dr. Stewarts ’Bunun sırrı, hayatın içinde
yer almaları. Bedensel ve zihinsel aktiviteler fiziksel yaşlanmayı
engellemez ama hareketlerinizin devam etmesini sağlar. İleri yaşlarda
dinç kalmayı ilaçlarla veya pillerle yapamazsınız. Bunu kendinizi
fiziksel ve zihinsel olarak doğru şekillendirdiğinizde başarabilirsiniz’
diyor.
Beslenme şekli beyni nasıl etkiler?
Beynin temelini oluşturan hipotalamus, insanın iştahını belirliyor.
Beynin yöneticisi olarak da adlandırabileceğimiz ön lob sizin seçim
yapmanızı sağlar. ’Kızarmış patates mi yoksa haşlanmış mı?’ sorusunun
yanıtını beyin veriyor.
ABD’deki Baylor Üniversitesi Tıp Merkezi’nden Dion Graybeal kötü
beslenmenin damar hastalıklarına yol açtığını anımsatarak, ’Damar
hastalıkları ömrün kısalması ve beynin algılaması üzerinde doğrudan
etkili. Çünkü damarlar sayesinde beyin hücrelerine oksijen ve enerji gidiyor. O nedenle Akdeniz tipi beslenilmeli, sigara ve alkol kesinlikle kullanılmamalı’ diyor.
Beynimizi zinde tutmanın püf noktaları nedir?
Uzmanlar zihni aktif ve uyanık tutmanın beynin zinde kalmasına yardımcı
olduğunu söylüyor. Böylece beyninizin düşünsel bölgeleri, muhakeme ve
işlem yapma alanları ile görsel-uzamsal bölgeler gibi farklı alanlarını
çalıştırır. Yoğun zihinsel aktiviteler beyni doğrudan olumlu olarak
etkiliyor. Geceleri altı ila sekiz saat arasında uyuyun, bulmaca çözün,
müzik dinleyin. Unutmadan başkalarının hayatlarını iyileştirmek için
çabalamak da beyni zinde tutuyormuş!
Beynin iki bölümü ayrı alanlarla ilgilenir mi?
İlgileniyor. Yapılan araştırmalara göre okuma gibi dille ilgili
aktivitelerle öncelikli olarak beynin sol, sudoku gibi sayısal
etkinliklerle ise sağ bölge ilgileniyor. Müzik ise her ikisiyle! Türkiye
Nörolojik Bilimler Vakfı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ertaş, ’Konuşmanın
hakimi sol beyin. Bir örnek verecek olursak, İtalyan gemicinin sol beyni tahrip oluyor, konuşamıyordu ama şarkı söylüyordu’ diyor.
Bebek anne karnındayken, annenin çok fazla balık tüketmesi bebeğin zekasını etkiler mi?
Türkiye Nörolojik Bilimler Vakfı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ertaş, balığın tek başına yetmediğini söylüyor: ’Beyin içinde
önemli olan proteinli gıdalar almak, dengeli beslenmek. Hayvansal
proteinler önemli. Balık da yesek et de yesek bağırsakta aynı şekilde
açılıyor. Dolayısıyla anne adayı balık yesin, bebek zeki olsun diye bir
şey yok. Balık yağ açısından iyi. Bu annenin sağlığına faydalı.’
Erkekle kadının beyni farklı mı işler?
Prof. Dr. Mustafa Ertaş, kadın beyninin erkeğe göre 200 gram daha hafif
olduğunu söylüyor. Ertaş ’Tabii bu başka bir anlama gelmiyor’ diyor.
Ertaş’ın verdiği bilgiye göre içsel duygular, cinsellik, hırs erkek
beyninde daha baskın. Kadınların ise matematik ve mantık zekası daha
iyi.
Beynimizin yüzde kaçını kullanıyoruz?
Eskiden yüzde 10’unu hatta sadece yüzde 2’sini bile kullandığımız söylendi. Günümüzde sinir bilim ve beyin görüntüleme
tekniklerindeki gelişmeler sayesinde beynimizdeki tüm sinirlerin
çeşitli eylemler sırasında aktive olduğunu görüyoruz. Yani
kullanmadığımız herhangi bir sinir ağı bulunmuyor. Herhangi bir darbe ya
da yaşlanma sonucu kaybedilen sinirler sonucu beyin kapasitesinin olumsuz etkilenmesi de bundan.
Aşık olunca beyinin kimyası değişir mi?
Yapılan araştırmalar aşkın beynin kimyasını değiştirdiğini ortaya
koyuyor. Londra Üniversitesi Nörobiyoloji profesörlerinden Semir Zeki,
fonksiyonel MRI kullanarak yaptığı araştırmada, 17 kişiye önce sevdiği
kişinin, ardından da arkadaşlarının fotoğrafları gösterilerek, serebral
kan akışları izlendi. Araştırmada aşkın, kişilerdeki muhakeme yeteneğini
yitirdiği ve saplantılı kişilik bozukluğuna neden olduğu ortaya çıktı.
’Aşkın gözü kördür’ sözü de buradan geliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder