•
Bir insan hareketlerine yön veren kararlar alırken, bunu bir robot gibi
yalnızca mantık kurallarına dayanarak yapmaz. Vicdanını da dinleyerek
duygularını hesaba katar. Bilimsel araştırmalar, beynin ön lobunda yer
alan “ventromedial prefrontal korteks” adlı bölümün bu kararları almada
rol oynadığını saptamıştır.
• Peki, beynin bu kısmının olmaması insanı ne tür olumsuz davranışlara sürükler?
•Yüce Allah beynin bu kısmıyla ilgili gerçeklere hangi Kuran ayetlerinde dikkat çekmiştir?
Kendi
kendini kontrol edebilme, olgunluk, sonuç çıkarma, ince düşünceli ve
nazik olma, kararlılık gibi Kuran’da övülen pek çok olumlu davranış
beynimizin ön lobu tarafından kontrol edilir.
Normal bir insanın beyninin ön lobunda yüksek bir
hareketlilik olduğu bilinmektedir. Bu hareketlilik, insanın duygularının
farkına varmasını sağlar. Sevgi, mutluluk, korku, pişmanlık, suçluluk
gibi duygusal reflekslerin varlığı, kişinin beynindeki ön lobunun iyi
çalıştığını gösterir. Beynin ön lobunu çalıştıran mekanizmayı inceleyen
bilim adamları hayranlık uyandırıcı sonuçlarla karşılaşmışlardır.
Beynin Ön Lobunu Çalıştıran Mucize
İnsan
beynini diğer canlılardan ayıran en belirgin özellik, ön lob boyutunun
diğer canlılara oranla %40 daha büyük olmasıdır. Bilim adamları beynin
bu bölümünün, ezberlenmiş, otomatiğe bağlanmış işlemler sırasında
faaliyette olmadığını, beyne bağlanan elektrotlarla ve değişik röntgen
cihazlarıyla yapılan ölçümler sayesinde keşfetmişlerdir. Ancak yeni bir
bilgi alındığı ve işlendiğinde ön lob harekete geçmektedir. Üstelik bu
yeni öğrenilen bilgi mutluluk vericiyse, ön lob ışıl ışıl parlamaya
başlar.
Yeni bir şeyler öğrendiğimiz zaman,
beynin ön lobu bu yeni bilgiyi öğrenmek için çok hızlı bir biçimde
çalışır. 1.3 kg ağırlığındaki bu et parçasının her zamanki
alışkanlıklarından farklı bir bilgi olduğunu anlaması elbette başlı
başına bir mucizedir. Ancak bundan çok daha mucizevi olan bu yeni
bilgiyi kullanmak için yeni devrelerini yani ön lobu bizim istemimiz
dışında kullanıma açmasıdır. Ön lobun kaydettiği bu yeni bilgiler,
davranış modellerimizi değiştirerek çevremizi farklı şekilde
algılamamıza yol açar.
Bu döngüyü, yani yeni bir
bilginin farklı sonuçlar oluşturmasını biz takip etmeyiz. Bu mekanizma
mucizevi bir biçimde adeta otomatik olarak gerçekleşir. İşte bu noktada
çok önemli bir gerçek ortaya çıkar: Kuran’da Yüce Allah beynin bu özel
kısmına dikkat çekmektedir. Beynin ön lobunun bulunduğu kısım burnun
hemen üstünde başın ön kısmında yani alnımızdadır. İşte Yüce Allah “…O’nun, alnından yakalayıp-denetlemediği hiçbir canlı yoktur…” (Hud Suresi, 56)
ayeti ile bize bu gerçeği bildirir ve beynin ön lobunun çalışmasını
kontrol edenin Yüce Allah olduğunu haber verir. Modern bilimin yerini ve
işlevini henüz yeni öğrendiği bu gerçeğin günümüzden 1400 yıl önce
indirilmiş Kuran’da yer alması ise elbette büyük bir mucizedir.
Beynin Ön Lobu İnsan Davranışlarını Nasıl Yönlendirir?
ABD’de
Pennsylvania Üniversitesi Tıp Merkezi uzmanı Prof. Dr. Andrew Newberg
namaz kılan ve dua eden bir grup Müslüman üzerinde bir araştırma
yapmıştır.(Religion And The Brain; Newsweek, 7 Mayıs 2001 s: 50)
Araştırmaya göre huşu içinde yapılan duanın ve Allah’ı düşünmenin,
beynin ön lobuna 80 defa daha fazla kan banyosu yaptırdığını, bu nedenle
namaz kılan insanlarda hafıza ve şahsiyet bozukluklarına çok az
rastlandığını hatta bu insanların daha uzun ömürlü olduğunu ve hafıza
kaybına uğramadıklarını ortaya koymuştur. Peki, bu nasıl gerçekleşir?
Beynin
ön bölgesinde karar alma mekanizmasının bulunduğu “ön lob” adı verilen
kısımda dua ve namaz esnasında kan miktarı belirgin bir şekilde artar ve
beynin ön lobuna daha fazla miktarda glikoz taşınır. Bu da hücrelerin
daha hızlı beslenmesi, beynin daha aktif çalışması anlamına gelir.
Beynin ön lobunun daha hızlı çalışması ise insanın duygularının farkına
varması ve karar verme, şahsiyet, problem çözme, hataları tekrar etmeme,
sevgi gibi insani duyguların ön plana çıkmasını sağlar.
Günümüzdeki
bilimsel gelişmelerin de kanıtladığı gibi beynin ön lobunun daha etkin
çalışmasına vesile olan namaz ibadetinin önemi bir kez daha
anlaşılmıştır. Yüce Rabbimiz’in bir Kuran ayetinde buyurduğu gibi “Sana
Kitap’tan vahyedileni oku ve namazı dosdoğru kıl. Gerçekten namaz
çirkin utanmazlıklar (fahşa)dan ve kötülüklerden alıkoyar. Allah’ı
zikretmek ise muhakkak en büyük (ibadet)tür. Allah, yaptıklarınızı
bilir.” (Ankebut Suresi, 45) hükmü de böylece bir kez daha
gerçekleşmiş ve namazın insanı her türlü kötülükten alıkoyduğu bilimsel
olarak da kanıtlanmıştır.
Beynin Ön Lobunun Farklı Şekilde Çalışması Nelere Sebep Olur?
Yapılan
araştırmalar ön lobda bir bozukluk olması veya faaliyet olmaması
durumunda insanlarda davranış bozuklukları meydana geldiğini ortaya
koymaktadır. Çünkü beynin ön lobundaki hareket azlığı nedeniyle
pişmanlık, suçluluk, korku gibi insani duygular yaşanmaz ve ön lobun bu
farklı işleyişi, kişileri şiddete yönlendirir. Nitekim acımasızca
cinayet işleyen katiller, teröristler ve diktatörler gibi kişilerin
beyinlerinin ön lobunun normal insanlarınkinden farklı çalıştığı, PET
(Positron Emission Tomography) gibi görüntüleme teknikleriyle
belirlenmiştir. PET, beynin yakıtı sayılan glikozun, beynin değişik
bölgeleri tarafından ne kadar tüketildiğini ölçer. Verilere göre
saldırgan ve acımasız kişilikli insanların prefrontal kortekslerindeki
glikoz seviyesi, normal insanlarınkinden çok daha azdır. Bu ise beynin
ön lobunda bir hareketsizlik meydana getirmekte ve normal insanlardan
farklı çalışmasına neden olmaktadır. Yüce Allah’ın insanlara sunduğu çok
mükemmel bir nimet olan beynin ön lobunun normal çalışmaması durumunda
ise birbirinden farklı kişilik bozukluklarıyla karşı karşıya
kalınmaktadır. Bu kişilik bozukluklarından bazıları şunlardır:
Suça eğilim:
Amerikalı bilim adamı Adrian Raine’in belirttiğine göre beynin ön
lobunun zarar görmesi veya normal çalışmaması insanın düşüncesizce
hareket etmesine, kendi kendini kontrol edebilme yeteneğinin kaybına,
çocukça hareketlerde bulunmaya, zaman kavramında zayıflamaya, karar
verme yetisinin kaybolmasına yol açmaktadır. Saldırgan ve acımasız
kişilikli insanların beyinlerinin çeşitli uyaranlara verdiği tepkilerin
incelendiği bir bilimsel araştırmada, bu kişilerin beyinlerinin ölüm,
acı gibi sözcüklere ve diğer insanların beyinlerinde tepki uyandıran
şiddet içeren kan dolu resimlere neredeyse hiç tepki vermediği ortaya
çıkmıştır.
Sevgisizlik:
Araştırmalar, kişilik bozukluğu sergileyen kişilerin sevgi sözcüklerine,
“Bir fincan kahve verir misin?” der gibi duygusuzca söyleyebildiklerini
göstermiştir. Bir dizi seri katil üzerinde yapılan beyin taramalarına
göre, bu kişiler en yakınlarının resimleri gösterildiği zaman bile en
küçük bir duygu belirtisi göstermemişlerdir.
Anti sosyal kişilik bozukluğu:
Bu kişilerin kişisel ve sosyal ilişkilerde de başarısız oldukları
çeşitli örneklerle saptanmıştır. Bu başarısız sosyal ilişkilerin
temelinde hafıza sorunları, kendilerini kontrol edememeleri, tembellik,
ilhamsızlık, uyuşukluk, insiyatif eksikliği, gelecekle ilgili proje
yokluğu, yeni bir şeyler öğrenmeme ve kolaylıkla dikkat dağılmasının
neden olduğu belirtilmiştir.
Bir Kuran Mucizesi: Beynimizde Hareketlerimizi Yönlendiren Bölge
Yüce
Allah alın bölgesinde yer alan ve normal çalışmaması durumunda
saldırgan bir kişiliğin ortaya çıkmasına neden olan beynin ön kesimine
Kuran’da dikkat çekmekte ve bu kısmın normal çalışmaması durumunda
insanı günaha sürükleyeceğine şöyle işaret etmektedir:
“Hayır;
eğer o, (bu tutumuna) bir son vermeyecek olursa, andolsun, onu
perçeminden tutup sürükleyeceğiz; o yalancı, günahkar olan alnından.”
(Alak Suresi, 15-16)
Yukarıdaki
ayetlerde geçen “yalancı, günahkar olan alın” tanımlaması son derece
dikkat çekicidir. 1400 yıl önce Kuran’da dikkat çekilen bu bölge ve
görevi hakkındaki bilgilere günümüz bilim adamları, ancak son 60 yıl
içinde açıklama getirebilmişlerdir. Kafatasının içine, başın ön kısmına
bakıldığında beynin ön alın bölgesi görülecektir. Bu bölgenin
fonksiyonları hakkında fizyoloji dalında yapılan araştırmalar
neticesinde elde edilen bilgiler Essentials of Anatomy and Physiology
(Anatomi ve Fizyolojinin Esasları) isimli kitapta şu şekilde
geçmektedir:
“Hareketlerin motivasyonu,
planlama öngörüşü ve başlatılması alın loblarının ön kısmı olan ön alın
bölgesinde (cerebrum) gerçekleşir. Burası çağrışım (birlik) korteksinin
bir bölgesidir...” (Rod R. Seeley, Trent D. Stephens, Philip Tate,
Essentials of Anatomy & Physiology, 2. baskı, Mosby-Year Book Inc.,
St. Louis, 1996, s. 211; Charles R. Noback, N. L. Strominger, R. J.
Demarest, The Human Nervous System, Introduction and Review, 4. baskı,
Lea & Febiger, Philadelphia, 1991, ss. 410-411)
Kitapta bu bölge ile ilgili ayrıca şu ifadeler yer almaktadır:
“Hareketle
olan ilgisiyle beraber, ön alın bölgesinin aynı zamanda saldırganlığın
da fonksiyonel merkezi olduğu düşünülmektedir...” (a.g.e.)
Bu
açıklamalardan da anlaşıldığı gibi, beynin ön alın bölgesi, planlama,
motivasyon ve iyi veya kötü hareketlerin başlatılması, yalan veya
doğrunun söylenmesi ile ilgili faaliyetlerin tümünü yürütmektedir.
Görüldüğü
gibi Alak Suresi’nde geçen “yalancı günahkar olan alın” ifadesi ile
yukarıdaki tanımlama büyük bir paralellik göstermektedir. Bilim
adamlarının son 60 yıl içinde keşfettikleri bu gibi bilimsel gerçekleri
Allah, Kuran ayetlerinde asırlar önce insanlara haber vermektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder